Onur Ömer Düzgün

#onuromerinkaravani

Black Mirror 6. sezonu ile Netflix kütüphanesinde yerini aldı. Kara aynaya bakanlar bu sefer çok şaşırdı. Çünkü bölümler alışılmışın dışındaydı.

Black Mirror genellikle insanların teknolojik alanda yaptıkları karanlık buluşları ve bu buluşların hayatlara yansımasını konu alıyordu. Konu işlenirken insanların karanlık ve kötü özellikleri de ele alınıyordu. Bu sezon ise daha çok insanların karanlık ve kötü yönlerini izledik. Teknoloji kısmı azınlıkta kaldı. Durum böyle olunca Black Mirror sevenleri biraz kızdı. Altıncı sezonda beş bölüm var ve bu bölümlerden sadece ikisi teknoloji ağırlıklı. Kalan bölümler ise dram, korku karışımı. Şimdi bölümleri sürpriz bozana yer vermeyecek şekilde ayrı ayrı ele alalım.

Joan İğrenç Biri

Black Mirror da bu sezon izlediğimiz teknoloji ağırlıklı bölüm. Joan isminde bir kadın rutin bir şekilde sabah uyanır. Nişanlısı ile kahvaltı yapar ve işe gider. İş yerinde bir kadını kovmak zorunda kalır. Kadını kovarken şirket politikaları hakkında da konuşur. İş çıkışı ise eski sevgilisi ile buluşup bir şeyler içer. Elbette bunu nişanlısından gizlice yapar. Günün yorgunluğunu atmak için Joan ve nişanlısı Streamberry'de-Netflix'in dizi içi adı- bir dizi izlemek ister. Dizi seçerken bir dizi çok dikkatlerini seçer.

Joan İğrenç Biri isimli bu dizide oynayan kişi Salma Hayek olsa da aynı Joan'a benzer. Diziyi izlemeye başladıklarında ise Joan ikinci şoku yaşar. Çünkü Joan o gün ne yaşadıysa ekrandadır. Kurdukları cümleler abartılarak da olsa birebirdir. Bu nasıl olabilir?

Bu bölümü izlerken Joan, avukatına "Bu nasıl olur?" diye soruyor. Avukatı durumu araştırınca "Sen her şeyi kabul etmişsin," cevabını veriyor. Meğerse Streamberry kullanıcı sözleşmesi olarak bu hakkı Joan'dan almuş. Ayrıca sosyal medya uygulamaları sayesinden mikrofonlar ile konuşmaları da kaydedebiliyor. Tanıdık geldi mi? Çoğumuz kullanıcı sözleşmelerini okumadan kabul ediyoruz. Bazen de "Geçen gün evde vantilatör hakkında konuşurken sosyal medyada vantilatör reklamları çıkmaya başladı," diye hayıflanıyoruz. Kısaca Black Mirror dizinde bu bölümde hepimiz Joan olabiliriz. Çünkü Joan'ın seçilme nedeni ile bizimki aynı olabilir.

Salma Hayek, Disleksi ve Deep Fake

Bu bölümde üzerinde durulan bir diğer önemli unsur ise deep fake. Deep fake bir kişinin görüntülerini herhangi bir videoda sinir ağları ve yapay zeka kullanarak değiştirilmesi. Kısaca video üzerinde ses kullanılarak yapılan photoshop. Deep fake kaliteli yapılırsa beklemediğiniz insanların beklemediğiniz konuşmalar yaptığını görebilirsiniz.

Salma Hayek bölüm içerisinde iki gönderme yapıyor. Birisi kadın oyuncuların erkek oyunculara göre çok daha az para aldığı diğeri ise disleksi olduğu. Kadın oyuncuların daha az ücret aldığını Lidia Poet incelemesinde ele almıştık. Bunun yanı sıra Hayek gerçekten de dahi hastalığı olarak bilinen disleksi hastasıymış. Bunu en güzel anlatan film ise Aamir Khan filmi olan Yerdeki Yıldızlar.

Bir soru ile bölümü tamamlayalım: "Sizce Streamberry bir günah çıkarma mı yoksa aba altından sopa gösterme mi?"

Loch Henry

Black Mirror 6. sezon ikinci bölümde bir kasabaya gidiyoruz. Davies film çekmek için bir yere giderken kız arkadaşı Pia ile annesine uğrar. Davies'in babası polistir ve ölmüştür. Annesi bu yüzden yalnız yaşamaktadır. Davies, Pia'ya kasabayı gezdirir. Pia "Bu kadar güzel bir yere neden turistler ziyarete gelmez?" diye sorar ve aldığı cevap onu çok şaşırtır. Çünkü kasabada işlenen bir cinayet yüzünden kasabanın ismi kara listededir. Pia, Davies'e film projesinin değiştirilmesini ister. Dolayısıyla Pia galip gelir ve ikili projeye başlar. Araştırmaya devam ettiklerinde ise hiç beklemedikleri deliller ve kayıtlar bulurlar.

Bu bölüm teknolojiden uzak bölümler arasında. "Video kayıtları insanların karanlık yüzlerini saklamış," diyebilirsiniz, katılırım. Ancak Black Mirror ile uç teknolojiye alışınca beklenti altı kalıyor. Loch Henry bu yüzden polisiye, dram tadında. Özetle Bozkır havasında.

Davies ve Pia'nın yapımcısı yeni proje için "Sonuçta katil biliniyor. Daha ilginç olaylar olması gerek," diyor. Dahmer'in de sonucu biliniyordu ama izlenme rekoru kırdı. Hatta o kadar beğenildi ki serinin devamı gelecek. Netflix kendi dizisinde gönderme yapıyor.

Beyond The Sea

Black Miror üçüncü bölümü bağnazlığın, Otomatik Portakal ile buluşması gibi olmuş. Cliff ve David uzayda görevli iki astronottur. Böyle olsa da yeryüzünde aileleri ile hayatlarına replikaları sayesinde devam ederler. Uzay istasyonunda işlerini bitirdikleri zaman sinirsel bir yol ile dünyadaki replikası ile bağlantı kurarlar. Böylece aileleri ile yaşamlarına devam ederler. Bu onların uzayda psikolojik sağlıklarını korumasına da yardımcı olur.

Kötücül bir saldırı ile David ailesini kaybeder. İstasyonda akıl sağlığını kaybedecek duruma gelir. Bu durum Cliff'i de yakından ilgilendirir. Çünkü tüm görevler iki kişiliktir. David'e bir şey olursa Cliff asla geriye dönemez. Bu yüzden Cliff, David'e bir iyilik yapmak ister. İyilik ise maraz doğurur.

Black Mirror

Bölümü izlerken gözümüze bilim kurgunun usta yazarlarından Ray Bradbury'nin Resimli Adam kitabı çarpıyor. Kendini ne kadar Fahrenheit 451 kitabı ile tanısak da bu da çok başarılı bir kitap. İçerisinde kitaba ismini veren Resimli Adam ve diziye ilham veren Roket Adam mutlaka okunmalı.

Bu bölümde de size bir soru sorayım: "Dünyada aileniz katledilmiş ve bundan haberiniz var. Geri dönmek ister miydiniz?"

Mazey Day

Black Mirror dördüncü bölüm sezonun en düşük puanını alan bence de en zayıf bölümü. Bo hayatına devam etmek için hem baristalık hem magazin fotoğrafçılığı yapan bir kadındır. Bo son yaşadığı deneyimden sonra magazin fotoğrafçılığını bırakır. Kısa bir süre sonra arkadaşı ona çok para kazanacağı bir öneri ile gelir. Bo'nun, popüler oyuncu Mazey Day'in fotoğrafını çekmesi yetecektir. Paranın miktarı Bo'nun aklını karıştırır ve kabul eder. Bo, Mazey Day'in izini sürer ve bulur. Onu bekleyen büyük bir sürpriz vardır.

Bölümde Bo'nun Mazey'in fotoğrafını çekerken Muse'den Supermassive Black Hole çalıyor. Oh bebeğim, acı çektiğimi bilmiyor musun? "Oh bebeğim, inlediğimi duyamıyor musun? / Beni yanlış rollerin altında yakaladın. / Beni bırakmana ne kadar kaldı?" diyen şarkı sanki Bo ve Mazey arası ilişkiyi anlatıyor.

Özel hayata saygı göstermeyen insanları hiç sevmem. Bu ister mahalle köşesinde oturup ona buna karışan teyzeler olsun ister elinde kamera ile fotoğraf çekmeye çalışan. Magazin muhabiri kelimesine ise asla katılmam. Kısaca onlara paparazi denir. Bir kelime oyunu oynarsak, mevcut kelime grubuna "t" sesi eklenerek yerinde başka bir yakıştırma çıkabilir. Buldunuz mu?

Şeytan 79

Black Mirror son bölümünde Nida isimli bir ayakkabı mağazasında çalışan kadının hayatına misafir oluyoruz. Nida göçmen olan ve bu yüzden çevresi tarafından dışlanan, kendi halinde bir kadındır. İş yerindeki arkadaşı tarafından mobbinge maruz kalır. Bu yüzden yemeğini bodrumda yemesi gerekir. Bodrumda yemek yediği masanın çekmecesi ilgisini çeker. Açarken eli kanar ve çekmecede bir taş bulur. Bu taşı cebine atıp eve gelir.

Evde taşı eline aldığında taşın kendisi ile konuştuğunu duyar. Başlarda şok yaşar. Şoku atlatamadan karşısına bir iblis çıkar. İblis ona "Eğer üç gün içerisinde üç kişiyi öldürmezsen kıyamet kopacak," der. Nida şimdi ne yapacaktır?

Black Mirror yeni sezonu biraz farklı diye belirtmiştim yazının başında. Sizin de izleyeceğiniz gibi sadece birinci ve üçüncü gölümler antolojiye uygun. Eğer siz de benim gibi düşünüp Black Mirror'ın eski bölümlerini izlemiş ve farklı bir dizi arıyorsanız Electric Dreams tam size göre. Hatta "Black Mirror satranç ise Electric Dreams go oyunur," diyeyim ve dizinin iddasına vurgu yapayım. Kısaca Electric Dreams'i mutlaka izleyin.

Dizinin karavan puanı,

????
https://youtu.be/5jY1ecibLYo