Aktüel Gündem

DÜNYAYA YÖN VEREN RUS OLİGARKLAR


Konuk Yazar 18 Mart 10:15

Rusya ile Ukrayna arasında devam eden savaş neredeyse birinci ayını doldurmak üzere. Savaştan etkilenen milyonlar olduğu gibi bir de savaştan etkilenen milyonerler var. Peki kim bu milyonerler? Dünyaya hükmeden Rus oligarklar bu milyonları ve gücü nasıl elde ettiler? Bu haftaki konumuz Rus Oligarklar...

Oligarşi, oligark ne demek?

Oligarşi, ülke yönetimini bir sınıf ya da grubun yönlendirdiği yönetim sistemidir. Oligark ise oligarşiyi oluşturan her bir insandır. Oligarklar ya da başka bir tabirle yönetimde etkili kişiler, ülkenin siyasi ve ekonomik politikasından tutun, nereden ne kadar borç alınacağına kadar ve hatta ülkeyi kimin yöneteceğine kadar birçok konuda söz sahibi olan insan topluluğudur.

Bugün Avrupa'nın ve ABD'nin yaptırım uyguladığı 146 Rus işadamının bu kadar büyük mal varlığına sahip olması ise tesadüfle açıklanamazdı elbette. Batının amacı kuşkusuz Rus oligarkların paralarına el koymak değil. Asıl mesele Putin ve politikaları...

Oligarklığın Rusya'da doğuşu

Gorbaçov yönetimine kadar devam eden komünist sistem Rusya'da belli konularda tıkır tıkır işliyordu. Devletleşme politikası çoğu sektörün devlet tekelinde faaliyet göstermesini sağlıyordu. Bu da toplumda sivrilecek zengin kesimin oluşmasını önlüyordu.

Fakat bu önleyiş Yeltsin iktidarına kadar sürdü. Sovyetlerin dağılması ile birlikte başa geçen Yeltsin, Rusya için birçok şeyi değiştiren isim olacaktı. Yeltsin ile birlikte kapitalist sisteme ayak uyduran bir Rusya vardı artık. Sovyetlerin dağılması ile birlikte devlet kurumları adeta yok pahasına hükümete yakın veya bağlantılı isimlerin eline geçiyordu. Adeta bedavaya aldıkları bu kurumlar bugünkü servetlerinin yapı taşını oluşturuyordu.

Putin Rusya'sı

Putin'in başa geldiği yıllarda oligarşi sınıfı, özellikle dış politikayı olumsuz yönde etkiliyordu. Bunun sonucunda 90'lı yılların aksine bir devletleşme politikası yürütülmeye başlandı. Çoğalan oligarşi sınıfının büyük kısmı 2000 sonrasında azaldı.

Gazprom gibi önemli kurumların devlet kontrolüne alınması bugün yaşadığımız sıkıntıların da aslında bir sonucu. Devlet tekelinde olan doğalgaz sebebiyle Rusya, bugün bunu bir silah olarak kullanıyor. Sonucunda da biz bugün yaşadığımız fiyat artışlarını yaşıyoruz.

Biat sistemi

Komünist sistem özel mülkiyeti kabul etmeyen bir sistemdi. Yeltsin ile başlayan kapitalist sistem Putin'in gelişiyle sadece şekil değiştiriyordu. Putin iktidara gelince ilk iş olarak Yeltsin dönemi oligarklarının üzerine gitti. Bu dönemin özelliği artık patronun Putin oluşuydu. Putin her ne kadar oligarkların Rusya'da olmadığını savunsa da amaç kendine bağlı oligarkların olmasıydı. Putin'e ve politikalarını benimseyenlere yaşama alanı sunulurken, biat etmeyenlerin artık Rusya'da yeri yoktu.

Putin'in kendine bağlama amacı tam olarak yerini bulmadı. Bir dönem Rusya'nın en zenginlerinden olan Mihail Hodorkovski gibi isimler Putin politikalarını ve biat etmeyi reddettiği için ülkeyi teker teker terk edip İngiltere gibi ülkelere yerleşmeye başladılar. Her ne kadar kaçanlar olsa da yeni oligarklar sahneye çıkmaya başlıyordu. Bunlardan istenenler ise basitti:

  • Siyasi hırs sahibi olmamak
  • Rejimi eleştirmemek
  • Sınırsız zenginleşmek
  • Paylaşmayı bilmek

Yeni oligarklar

Yeni Rus oligarklara gelmeden önce bunların ülkedeki üretime olan katkılarına değinmekte fayda var. Çünkü Rusya'daki bu düzenden faydalanıp milyar dolarlar kazananlar parayı ülke içinde tutup yatırım yapmaktan kaçınıyordu. Devletten belli çıkar ilişkileri sayesinde kazandıkları paraları off-shore ile yurtdışındaki bankalarda muhafaza ediyordu. Yani anlayacağınız onlar kazandıkça Rus halkı kaybediyordu.

Roman Abramoviç

Bugün hem zenginliğiyle hem de sahip olduğu futbol takımı ile adından çokça söz ettiren isim şüphesiz Roman Abramoviç. Abramoviç, Sovyetlerin dağılması ile aldığı devlet varlıklarını satarak 14,3 milyar dolarlık servetin temellerini atıyor. Bunun içinde limuzinler, milyon dolarlık yatlar var. Chelsea gibi İngiltere'nin önemli bir kulübü de...

Abramoviç, gelinen noktadan sonra Chelsea takımını satılığa çıkardığını ilan etti. İşin ilginci ise buradan gelecek kaynağı Ukraynalılara bağışlayacağını söylüyor.

Oleg Deripaska

Putin'e olan yakınlığı ile bilinen Oleg Deripaska'nın bugünkü servetinin yaklaşık 4 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor. Dünyanın en büyük alüminyum şirketlerinden olan UC Rusal'ın sahibi Deripaska, bugün gelinen noktada şöyle bir açıklama yapıyor: "Devlet kapitalizmine son vermek gerekiyor."

Toplam maliyet

Rusya'nın bu olanları pek umursamadığı tabloda Rus oligarklara uygulanan toplam maliyetin yaklaşık 83 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor. Amaç Putin'i sıkıştırmak... Amaç kapı dibine kadar gelen Putin tehdidini bertaraf etmek. Durum Avrupa'nın tatlı canı olunca yaptırımların ardı arkası kesilmiyor. Umarım bu yaptırımları uygularken Akdeniz'in serin sularında savaştan kaçarken hayatını kaybeden Ayla bebeğin o kumsaldaki hali düşüncelerinden hiç çıkmaz.

Bu yazıyı kargala!
0 Yorum